erg

turkcell ruyama sponsor olmus

serviste gidiyoruz. on siraya oturmadim, cunku en sagdaki kiz benden haz etmiyor. mus. bir arka sirada, sokagimiza gelmeyi bekliyor, etrafi izliyorum. ineyim ben bilmemne amca dedim ona dogru seslenerek, sonra sokaga bakiyorum. e burasi evet ama neden her sey degisik. apartmanlar, renkler, agaclarin yerleri, dukkanlar. herhalde dedim, bizim bir ust/alt sokak burasi, oyle olmali. sofor amca istedigim yerde beni birakmak istemedi, caddeye dogru devam ediyoruz, sola cekti bir bosluga, durduk. benimle beraber, herkes asagi indi. karsimizda bir kiz var. sonradan farkettim ki, survivor kizlarindan bir tanesi. elinde turkcelle ilgili bir reklam var. kutular, toplar, kagitlar. herkese bir tane verdiler, oradaki tasin uzerine siralandik, oturduk. acik hava tiyatrosunda, gosteri izlemeye gelmis gibi bir halimiz var. ben gizemlerin arasindayim, bir tarafimda bingol, diger tarafimda cizer. minik, plastik, kabarik hayvancigi boyuyorum rengarenk. o arada baska biri onumuzde bir turkcell vazosu gezdirmeye basladi. ince uzun murano mubarek, yerlere kadar. icinde binlerce sim kart var. kendininkini cikartip, onun icine atiyorsun, ve sana yeni bir turkcell veriyorlarmis. aman dedim yok, ben memnunum degistirmeyecegim. sonra, boyadik boyadik. boyadik.

(ruyalarima bile reklam verdiniz ulan resmen. allah sizi bildigi gibi… bogulun o banknotlarin icinde.)

yorum yaz