erg

supermarket faciasi

sevgilimle supermarketteyiz. alinacak listesi benim elimde, gezdik gezdik. ufak bir market burasi, ama her sey var. dergilerin oradaydik en son. bakiyoruz hangisini secsek diye. bu arada ben ciplagim, cirilciplak. dergilerin oldugu bolumun on tarafinda, sandalyeler atilmis. meydan gibi biraz orasi, seminer varmis meger. biri konusuyor. dinliyor herkes. o arada benim ciplak olusumla ilgili bir seylere deginildi, ah iste ozgurluk boyle bir sey ah iste ne kadar dogal vb. sonra guldum, gulustuk. yine de koseye gidip giyinmeye basladim. giydigim de, bikini. altimi ustumu giydim. minik bir havluya sarindim, kasaya dogru ilerliyoruz biz. seminerdekilerle de arkadas olduk, sicak bir hava var etrafta. derken kasiyer kadin, bantin uzerindeki malzemelerimi satin alabilmek icin, bir onaya ihtiyacimiz oldugunu ve onun da marketin bilmemnerdeki baska bir binasindan alinabildigini soyledi. ogrenci bir seyi, sanirim indirimli alacagiz. e tamam madem. kasiyer de sahaneydi gerci, siz gidin ben bunlari torbayla burada bekletecegim sizin icin dedi. disari cikip yuruduk sonra. yuruyoruz yuruyoruz, cok uzaklara gittik. yokuslar yokuslar. sira vardi o minik onaylatma kulubesinde biraz. ben bekleme kismina girmedim, o sirada telefonum caliyordu cunku. disarda, actim. arayan halamdi. ancak ses ananemin. sacmasapan bir seyler soyledi, ben anlamadim. hala? dedim, ne kim gamze sen misin ne oluyor neden konusuyoruz biz gibi sorular siraladi bana. akli yerinde degil gibi. kafam karisiyor. hem neden ananemle konusuyorum ki ben, halamla konusuyor olmaliydim diye dusunuyorum bir yandan da. telefonu kapadik. annemi ya da birilerini arayip ne oluyor sizin haberiniz var mi diye sormak istedim. ancak telasa dussunler de istemiyorum. erteledim. uzgunum, canim sikildi oldukca. allak bullak oldum, sevgilimin cikmasini bekliyorum. neyse geldi sonunda. ona anlatmaya calistim olanlari, ama o da ayni anda  bana elindeki kuponlarin bir ozelliginden bahsetmeye calisti. ay nasil sinirlendim. kime konusuyorum lan ben diye bagirip, onden onden yurumeye basliyorum. sonunda geri gelebildik. kasiyer de torbalarin icindekileri karistirmis zaten. yeniden beklemek zorundayiz simdi, aaay. ben yine disardayim, cunku yeniden telefonum caldi. bu defa arayan onur. nerelerdesin lan ariyorum ariyorum acmiyorsun dedi bana. ay dedim sacmalama, zaten canim sikkin. tam onunla konusurken, pat telefon kesildi bu defa da. sarjim bitti sanirim. simdi de onurla konusamadigim icin uzgunum. surekli uzgunum. telefonu firlattim cantamin icine. o arada sevgilim de elinde torbalarla cikti disari. bu arada, benim bekliyor oldugum yere birkac sandalye atilmis ve kadinlar oturuyorlar. bir laf edildi sanirim ya bana ya sevgilime, nasil da sinirlerim tepemde zaten; kadina cikistim. bagristik karsilikli. en son “ne o migrosu satin aldiniz galiba, bir avukatlik bir ukalalik” dedim kadina, o da bana “hepsini degil ama bunu aldim sayilir, su kuzenim” dedi, otedeki kadini gostererek “ayrica da buranin muhasebe muduru”. canimdan bezmisim zaten ben, kufrettim, arkami dondum. yuruyup, gittik.

(30 aralik ruyasi)

yorum yaz