erg

kavitasyon kampanyasi

iki tane kavitasyon kampanyasi satin almisim ben, bir tanesine gitmek icin odadan cikiyorum. otelimsi hastanemsi bir yerdeyim zaten hali hazirda, birileri de vardi yanimda ama ciddi rahatsizligimiz yok hic birimizin. sadece kaliyoruz saniyorum orada. koridorda yurudum yurudum, dogumhane girisi gibi, boyle sagli sollu iki kocaman kapidan girdim. beni karsilayan kadin, neden etrafta bir milyon kisinin dolandigini ve neden ozel bir odaya gecmiyor oldugumuzu bana aciklamaya calisiyordu ki, ben sinirlendim. oracikta bir yere yatirdi beni, kavitasyondan once baska bir isleme almak icin. boyle elektrigimsi bir seyler veriyor veriyor. bacaklarim kirmizi kirmizi oldu. kisa bir sure sonra da beni oradan kaldirip, yine elalemin etrafimizdan gelip gectigi ortalik yerde baska bir yataga dogru almak istedi. ayaga kalktim, o arada da neden bu kadar kisa surdu yoksa beni savsakliyorlar mi diye dusunuyorum. kotumser kotumser kadinin pesinden gittim, gosterdigi yere uzandim. derken, tam o anda, yanimdan gecen sarisin kadin durdu ve bana “sakin yaptirma, hayatinin hatasi olur” dedi, kendisindeki bir takim yara izlerini isaret ederek. aman yarabbi. kalktim, kosar adim kactim, benimle ilgilenen kadina sonra gelecegim ben tamam neyse gibi bir takim seyler soyleyerek. odaya dogru yururken de tanidigim birilerini gordum ve ne oldu yuzune ay ay ay seklinde tepkiler aldim. endiseleniyorum oldukca. iyi oldugunu bilip guvendigim bir doktor yanimdan gecerken, durdurup; ellerimi bacaklarimi yuzumu gosterdim. boyle soyuluyorlardi hafif hafif. acimiyorlar ama her yerim olu deri oldu. igrencim. doktor once biraz inceledi beni, sonra da iki koridor kadar uzakta olan eczanenin onune goturup, bekletti. icerden kremimsi bir sampuan sisesiyle cikti ve bana verdi. yuzume surdum once. boyle bir ferahlama, bir yumusaklik. ellerime kollarima bacaklarima da krem surdum surdum. surdum.

yorum yaz