erg

bulamiyorum bulamiyorum

ayse teyzenin normalde zeynepi gonderiyor oldugu bir doktora, seans seans gidiliyormus. bu seans gidemeyecek olan zeynepin yerine, ben gitmeyi teklif ettim. hem belki bana da bir yarari olur. ne doktoruysa artik. mektup adresini bilmedikleri icin, bana sadece tarif edebildiler. yagmur da yagiyor, bence bulmama imkan yok. ama gidiyorum. arabadayim. sokak sokak dolastim. bir yukari bir asagi. elbette ki tabelayi bile goremedim. telefon edip, yeniden anlattiriyorum. ve yurumeye basliyorum. normal yollari birakip patikalara girdim, sehir icindeyim neyse ki hala. kolumun altindaki ince metal cubuklar yigini, meger bisikletimmis. lego gibi, iki saniyede yapiverip, yola biraz da onunla devam ettim. ayakkabilarima su girdi zaten, hic rahat degilim aman. bisikletimle gittim gittim gittim. yolda birilerine sordum. maalesef. derken hava karardi, hayir zaten randevu saatini kaciriyorum. e bari eve doneyim ben. onume cikan yokustan asagi yurumeye basladim. bir grup kadin gidiyordu, a bir baktim. merve, didem ve birileri daha. isten donuyorlarmis, sen burada mi calisiyordun ki yahu didem. ben neden hatirlamiyorum. bana biraz uzak davrandilar didem haricindekiler. o ise aradigim yerin aslinda nerede oldugunu tarif etti. bu karmakarisik yari sehir disi garip mahallede, bulsam sasardim zaten. her neyse. yurumeye devam ettik, vapur iskelesine dogru iniyoruz. buradan binip evin orada inecegiz, ancak vapur sahile paralel gidiyormus. ilginc. fazla isikliydi iskele, gozlerim kamasti. yilbasi gibiydi, ya da lazer gosterisi. hangi sehirde oldugumu da bilmiyorum ayrica. once izmir gibiydi, sonra istanbul oldu. ama aslinda hic biri degil.

yorum yaz